Değirmen resimlerine bakarken dikkatimi çekti. Eskiden bu güzellikleri nadirde olsa yaşardık. Annanemler kaynatırlardı bizde nasiplenirdik. Ne kadar güzeldi o günler.



Kazanlarda Buğday Kaynatma

Eskiden sonbahar gelince, köylerde kışlık yiyecek hazırlama telaşı başlardı. Kaynatma, kurutma, kavurma dövme eritme öğütme basma gibi çeşitli yöntemlerle elde edilen bu yiyecekler, soğuk kış aylarında hazır yemek işlevi gördükleri gibi, yemek pişirmekle yükümlü kadınların işini de bir hayli kolaylaştırırlardı. Yazdan hazırlanan bu kış erzaklarının hazırlanmaları ne denli eziyetli olursa, yenmeleri de o denli lezzetli olurdu.
Şimdi bulgur kaynatma dövme ve çekme anlatmaya çalışalım. Öncelikle bulgur yapılacak buğdaylar ki bunlara birçok isimler verilmiş veya öyle adlandırmış o yılın harmanından kaldırılan buğdayların veya satın alınan en iyi cinsinden; değişik isimlerdeki buğday türlerinden en temiz ve iri olanından seçilirdi. Seçilen bu buğdaylar önce elek adı verilen, deriden örülmüş eleklerde elenerek diğer yabancı maddelerden temizlenir, daha sonra ise buğday taneleri su ile yıkanarak tertemiz hale getirilirdi. Buğdaylar büyük bakır kazanlara konularak, ocaklarda, bulgur kaynatma işlemi başlamış olurdu.

Kara Kazanlar ocak ateşin üzerine konur her kazanın büyüklüğüne göre belli oranda kazanlara buğday bırakılır üzerine buğdayı yirmi beş santim geçecek kadar su konur kaynatılmaya başlanırdı. Tabii ki bulgur kaynatma öyle tek başına yapılan bir işlem değildi. Köyün kadınları gelin ve kızları bir araya gelerek bulgur kaynatmaya yardımcı olurlardı Kazanlardaki buğdaylar iyice kaynayıp pişmiş haline hedik denilir iyice kaynadıktan sonra kazanlar ocaklardan indirilirdi suyu süzgeçte süzülür öncede hazırlanmış serilerek kurutulacak yere taşınırdı .



Bulgur Kurutma




Büyük sofra bezi yada kıldan ve yünden yapılmış kilim palas adı verilen, uzun ve geniş bezler, damda veya müsait olan bir yere serilerek, kazandaki bulgurlar bu örtülerin üzerine düzgün bir şekilde yayılırdı. Yayılan bu bulgurların iyice kuruması için birkaç gün beklenirdi. Beli aralıklarla karıştırılarak her tarafın kurutulmasını sağlanırdı bunun için de geceleri de bulgur başlarında beklenirdi. Aile reisleri veya yeni yetme delikanlılar, bulgurun başına bir iş gelmesin, rüzgârdan yağmurlardan hayvanlardan kuşlarda ve toz topraktan korusun diye gece gündüz bulgur başında beklenir ve yanında yatarlardı.





Bulgur Ayıklama

Kuruması için serilen bulgurların temizlik işlemi her ne kadar daha önce yapılmış olsa da içerisinde taş veya toprak parçalarının kalıp kalmadığı, kuruma esnasında, bir kez daha kontrol edilirdi. Bu işleme bulgur ayıklama denirdi bulgurlar kuruduktan sonra toplanır eskiden üzerinde yemek yenilen tahta masa veya bakırdan yapılmış sofra üzerine dökülür içinde hiçbir taş, toprak veya yabancı bir maddenin kalmaması için tek tek ayıklanırdı Bu işlem birkaç gün sürerdi. Daha sonra toplanarak çuval konulan kaynatılmış buğdaylar Soku taşına götürülüp, bulgur dövme işlemi başlamış olurdu.


Soku Taşı ve Ağaç Tokmağı Bulgur Dövme

Bulgur dövme işlemi bir şenlik ve eğlence içerisinde yapılırdı. en az iki, en fazla dört kişi ellerinde ağaçtan yapılmış tokmakları ile ortası oyularak yapılan soku taşının içindeki tanelerin iyice kepektir ilmesi, yani yüzlerinin kabuğu soyulması işlemi yapılırdı. Bu bulgur dövmelerinde de türkü, maniler söylenir, atışmalar yapılırdı. Ancak burada yoruldukça yedekten bekleyenle değişiklik yapılarak, sıra ile bulgur dövme işlemi yürütülürdü. Bulgur dövme işlemi erkek ve kadınlar tarafından ayrı ayrı veya birlikte yapılırdı. Bu birlikte yapılan bulgur dövme işlemleri esnasında birbirlerini seven oğlan ve kızlar da böylece bir araya gelmiş ve konuşma fırsatı bulmuş olurlardı Yoksa o dönemlerde oğlan ile kızın buluşup konuşması mümkün olmadığı gibi, çoğu zaman da düşmanlıklara varacak kadar sebep olurdu. Daha sonraki dönemlerde dinklerde veya su değirmenlerde bulgur dövmeler yapılır hazırlanırdı dinkleri çevirmesinde at su gücünden yararlanırdı şimdi ise modern değirmelerde yapılıyor .

Atla Dink Çevirmesi ve Bulguru Rüzgâra Savurmak

Bulgur dövülürken kepeklenmiş ve nemlenmiştir tekrar serilir kurutulur kepekle bulguru ayırmak için her hangi bir kapa konur genelde elekle yapılırdı yüksekten azar azar aşağıya bırakılır rüzgârın etkise ile kepek savrulup giderdi bulgur yere serilen örtüler üzerine düşerdi böylece bulgurla kepek bir birinde ayrılmış olurdu Taştan Yapılmış El Değirmeni ile Bulgur Çekme

Dövülmüş ve kepeği alınmış Bulgur çekmeğe hazırdır bulgur çekmek hem yorucu hem de uzun zaman alan bir iştir. Bunun önemli yolunu bulmuşlar komşular bir araya gelerek sırasıyla birbirlerine yardımcı olmuşlar Bulgur çekmek için evin en uygun odası seçilir odanın tabanı örtülerle kaplanır. Bunlar daha çok sergide kullanılan temiz örtülerdir bunların üzerine kaç grupta bulgur çekilecekse o kadar el değirmeni yerleştirilir.




Bulgur çekmesi başlı başına bir olay gibidir çünkü bu işi genelde gelinler ve genç kızlar yaparlar kimin bulguru çekilecekse komşu kızlarından önceden söz alınır daha çok akşamları yemekten sonra bulgur çekme işlerine başlanırdı bazen aynı anda iki üç değirmen taşı dönmeye başlar ve sesi güzel olan gelin ve kızlar en güzel mahalli türküleri seslendirirdi o an anılar veya birisi yaşanmaya başlanırdı delikanlılar bu Türkleri dinlemek için o evin etrafında beklerlerdi. Bulgur çekme gece yarısına kadar devam ederdi. Onun için o evin erkekleri o gece akraba veya komşuya gider orda kalır ve yatarlardı.
Bulgur çekecek olanlar el değirmeninin etrafında yerlerini alırlardı bunlar en az üç kişidir ve daha çok olabilirlerdi hazır olunca içlerinden usta olan birisi kaynamış buğdaydan oluşan bulguru değirmenin üst taşının tam ortasında bulunan delikten içeri avuç avuç bulguru ölçülü bir şekilde düzenli aralıklarla koymaya başlar. Bu arada değirmenin üst taşı devamlı çevrilmektedir bu işlem türküler ve maniler eşliğinde çekilecek bulgurun bitmesine kadar devam eder.
Bulgur Elemek

Bulgur çekildik den sonra elenir boylarına göre sınıflandırılır iri orta ince ve pıtpıt olmak üzere dört de ayrılır böylece bulgur yemeklik için hazır hale gelir Malatya ya yöresinde bulgurdan ortalama 130 çeşit yemek yapılır. Bulgurun yemesi ne kadar kolay yapması ne kadar çok zor olduğu açıkça görülüyor onun için o dönemde anne gene mi bulgur yaptın diyen çocuklara anneler çok kızardı çünkü bulgur öyle kolay sofraya gelmiyordu. AĞCA